Vahiy, fısıldama ve gizli konuşma anlamlarına gelir. Allah insanlardan kendi elçilerini seçer ve sözlerini onların aracılığı ile insanlara duyurur. O sözleri Cebrâil aleyhisselâm getirir. Onun gelişini o elçiden başkası görmez ve konuşmasını ondan başkası duymaz. Bu konuşma insanlardan gizli olduğu için adına vahiy denir.
Vahiy ilham anlamına da gelir. Çünkü ilham, Allah'ın insanın içine doğurduğu şeye denir. O da vahiy gibi gizlidir.
Kur'an-ı Kerim'de vahiy kelimesi her iki anlamda da kullanılmıştır. Ancak vahiy denince hemen anlaşılan, Allah'ın emirlerinin elçilerine ulaşmasıdır. Hz. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem ile elçilik sona erdiğinden artık vahiy kapısı kapanmıştır.
Elçilik, Allah'ın emirlerini insanlara ulaştırma görevi olduğu için vahiy Müslümanları bağlar. Ama ilham kişiseldir, kimseyi bağlamaz. Müslüman kâfir herkes ilham alabilir. Bu konu ileride gelecektir.
ŞEYH EFENDİ - Allah bazı şeyleri şeyhlere vahyeder. Allah Teâlâ Hz. Musa’nın annesine vahyetmedi mi? Ayette şöyle buyruluyor:
“Musa’nın annesine onu emzir diye vahyettik.” (Kasas 28/7)
MÜRİT- Allah arıya bile vahyetmiştir, şeyhlere niye etmesin. O, şöyle buyurur:
"Rabbin bal arısına şöyle vahyetti: Dağlarda, ağaçlarda ve hazırlanmış kovanlarda yuva edin;
sonra her çeşit üründen ye; sonra da Rabbinin yollarında boyun eğerek yürü" (Nahl 16/68-69)
BAYINDIR - O âyetlerde geçen vahiy kelimeleri ilham anlamınadır. Yani Allah'ın onların içine böyle bir duygu verdiğini bildiriyor.
Bu tavrınızla siz çok tehlikeli bir işe girdiniz. Gaybı bilemeyeceğinizi bir türlü hazmedemediğiniz için, Allah’ın gaybını bildirdiği elçilerin yerine geçmeye çalışıyorsunuz.