ANASAYFA

FORUM

UNUTULMAYANLAR

ZİYARETCİLER

AİLE

SERBEST KÜRSÜ

MEZHEP

İSLAMİ KONULAR

KLİP / MUZİK

RESİMLER


   
  FECR - Kur`an iklimine özlem..
  ALLAHIN GÖRÜLMESI
 

Bana Zuheyr b. Harb rivayet etti. (Dedi ki): Bize İsmail b. İbrahim Davud'tan [1], o da Şa'bi'den, o da Mesruk'tan [2]naklen ri­vayet etti. Mesruk şöyle demiş: Hz. Âîşe'nin yanında dayanmış oturuyor­dum. Bana dedi ki:

— Ya Ebâ Âişe: [3] Üç şey vardır, ki her kim onlardan birini söy­lerse Allah'ın Resulüne büyük iftira atmış olur. Ben :

— Nedir onlar? dedim.

1 - «Herkim Muhammed (Aleyhisselatu ve  Sellem) 'in rabbini gör­düğünü söylerse Allah'ın Resulüne büyük iftira atmış olur» dedi. Ben da­yanmış vizayette idim. Hemen oturarak;

— Ya Ümmel mü'minin! Bana müsade buyur acele etme Allah Azze ve Celle:

«Yemin olsun ki, peygamber onu apaçık ufukta gördü.»[81/23] «Yemin olsun ki, onu başka bir İnişte de gördü.»[53/13] buyurmadımı? dedim.
Aişe(Radtyallahu Anhâ):

  Bu ümmetten bu meseleyi Resulüllaha ilk soran benim. Resulü Ekrem

  «O ancak Cibril'dir. Ben onu şu iki defadan başka halk edildiği şekilde görmedim.    Onu semadan inerken vücudunun büyüklüğü yer ile gök arasını kaplamış olarak gördüm.»

Aişe (Radıyallah  Anhâ)  (sözüne devamla):

  Hem sen Allah'ın (kendisi hakkında):

«Onu gözler idrak edemez ama o gözleri idrak eder. O lâtiftir, ha-birdir.»[6/103]  buyurduğunu işitmedinmi (yine) Teâlâ Hazretlerinin:

«Hiç bir insan için imkân yoktur ki, Allah onunla ya vahiy ile ye perde arkasından, yahut kendisine bir Resul göndererek onun izniyle, onuiı dilediğini vahiy buyurması şekillerinden başka bir suretle konuşmuş ol­sun. Çünkü Allah en yüksek ve en hakimdir.» buyurduğunu duymadın mı?

2  - «Her kim Resulüllâh (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) Allah'ın kita­bından bir şey gizledi derse Allah'ın Resulüne büyük iftira atmış    olur. Halbuki Allah:

«Ey Resul! Sana Rabbinden her indirileni tebliğ et. Şayet bunu yap-mnTsan Allah'ın risaletini tebliğ etmiş olmazsın.» buyurmaktadır.

3 - «Her kim kendinin yarın olacak şeyleri haber verdiğini söylerse muhakkak Allah'a en büyük iftirada bulunmuştur. Halbuki Allah:

«De ki, göklerde ve yerlerde olanlar gaibi bilmezler. Ancak Allah bilir.» buyuruyor dedi. [ Sahihi Müslim - Iman - No. 177]




[1]Ebu  Bekr  Fhıvud  b.  Ebû  Hhf
[2]Mesruk b. Abdırrahman
[3]Ebu  Aİşe,   Mesruk'un   künyesidir.   Babasının   adı   Ecda'dır.   Mesruk,   çalınmış demektir. Ona bu ismin verilmesi küçükken çalındığı içindir. Sonra bulunmuştur

 

 






























ALLAH`IN (cc) GÖRÜLMESİ



Diğer önemli bir hususta, Allah’ın kullar tarafından görülüp görülemeyecegi
husussudur. Kur’an ögretisine göre, ne dünyada nede ahirette Allah’ın zatını görmek mümkün degildir. Bu konuda örnek verecek olursam, Kur’an’dan mealen:

 

- Gözler O’nu görmez (idrak edemez); O gözleri görür (idrak eder); O lâtif (gözle görülmez), her şeyi haber alandır. 6/103

 

Bu ayette belirtildiğine göre, gözler Allah’ı göremez, bu muhkem bir ayet olup, süreklilik ifade etmektedir. Yani, hem Dünyayı hem de Ahireti kapsamaktadır. Aksi iddiada bulunanlar ise, bu konuyla ilgili olarak müteşabih olan  (75 / 23)  ayetini muhkemleştirip doğru yoldan sapmaktadırlar.

 

Şöyle ki, Kur’an’dan mealen:

- Hayır, siz çabuk (geçen dünyây)ı seviyorsunuz da,

- Ahireti bırakıyorsunuz.

- Yüzler var ki o gün ışıl ışıl parlar,

- Rabb’ine bakar. (75/ 21 -23)

 

Kıyâmet 23 te geçen bakmaktan maksat, müteşabih olup, Rabb’in rahmetini beklemek manasındadır. Zira,  Âl-i İmran 77 de, Allah, rahmet etmeyecek olduğu kimseler için, müteşabih olarak onları inzar etmeyecegi, yani bakmayacagı ifadesini kullanmıştır.

 

Durum böyle olunca, Allah’ı inzar edenler,  O’nu gerçek manada görenler degil, Rahmetini bekleyenler olmuş olur. Allah’ın inzar etmemesi, yani rahmet etmemesiyle ilğili olarak, Kur’an’dan mealen:

 

- Allah’a verdikleri sözü ve yeminlerini az bir ücret mukabili satanlar var ya, işte onların ahiret te bir payı yoktur; Allah kıyamet günü onlarla konuşmayacak, onlara bakmayacak ve onları temize çıkarmaz. Onlar için acı bir azap vardır. 3/77

 

Böylece, Allah’ı görememenin muhkem, bakmanın ise müteşabih olduğu ve manasının, Allah’ın rahmetini beklemek olduğu kolayca anlaşılabilir.

Asırlardır, en çok tartısılan ve merak edilen konulardan biride, Allah’ın insanlar tarafından görülüp görülemeyecegi olayıdır. Bir kimse bize kıymetli bir hediye gönderse ve kim olduğunu bilmesek, hem kim olduğunu ögrenmek, hem de görmek isteriz. Yahut ta çok kıymetli bir eser görsek, hem eseri yapanı, hem de sahibini öğrenmek ve görmek isteriz. Allah bütün kainatın yaratıcısı ve sahibidir. Kainatın bir parçası olarak bizi de yaratmış ve sayamayacagımız kadar çok nimetlerle bizi nimetlendirmiştir. Allah’ı, müminler olarak çok büyük bir sevgiyle sever ve merak ederiz. Fakat bu merakımızın, O’nu tanımayı isteme arzumuzun, O’nun razı olduğu sınırlar içerisinde kalması ve bu konuda haddi aşmamamız gerekir. Çok değerli ve büyük sahsiyet olan Musa Peygamber bir zamanlar, Allah’ı görmek istemiş ve bu isteğini Allah’tan talep etmişti, fakat Allah bunun mümkün olamadığını kendisine bildirmişti. Bu konuda Kur’an’dan mealen:

 

- Musa tayin ettigimiz vakitte (Tur’a) gelip de Rabbi onunla konuşunca <<Rabbim! Bana (Kendini) göster; seni göreyim!>> dedi. (Rabbi): Sen beni asla göremezsin. Fakat şu dağa bak, eğer o yerinde durabilirse sen de beni göreceksin!>> buyurdu. Rabbi o daga tecelli edince onu paramparça ediverdi. Musa yıldırım çarpmış gibi yere düştü. Ayılınca dedi ki: Seni noksan sıfatlardan tenzih ederim, sana tövbe ettim. Ben inananların ilkiyim.  (7/143)

 

Kur’an’dan diğer bir örnek, mealen:

- Allah bir beşerle (karşılıklı) konuşmaz. Ancak vahiyle, yâhut perde arkasından konuşur; yâhut bir elçi gönderip izniyle dilediğini vahyeder. O, yücedir, hakimdir. (42/51)


Bu ayetleri dikkate aldığımızda, göz görmesiyle Allah’ı görmemizin mümkün
olmadığını anlamış oluruz. Gözün yaptığı görev, sahip oldugu özelliklerine göre bilgi ileterek baktıgımız şeyleri bize bildirmesidir. Gözün bu özelligi araya girmeden herhangi bir şey hakkında bilgi edinebilirsek edindigimiz bilgi kadar onu tanımış ve hakkında bilgi edinmiş oluruz. Bu durum göz görmesinin yerini alabilecek bir husustur, zira netice itibariyle durum aynı olmuş olmaktadır.


Böylece göz görmesi söz konusu olmadan, Allah razı oldugu miktarda bir bilgiyle
zatını cennet ehline tanıtacaktır. Bu durum göz görmesini aratmayacak bir husus olacaktır, zira cennet ehlinin hiçbir dileği ret edilmeyecegi gibi, onların dünyasında üzüntü ve hasrete de yer yoktur. Böylece biz, hem dünyada, hem de ahirette, Allah’ı kendi zatı hakkında bize bildirmiş olduğu bilgiler miktarınca bilebiliriz. Allah’tan gelmiş bir bilgi olmadan, hiç kimse Allah’ın zatı konusunda söz söylememelidir. Ahirette bilgiyle dahi olsa, Allah’ın zatını kuşatmak, tamamen onu kavramak mümkün degildir. Bu hususlarda örnek verecek olursam, Kur’an’dan mealen:

 

- O gün (mahşere) çagırana uyarlar (hiç kimsenin) ondan sapma (imkânı) yoktur. Rahmân için sesler kısılmıstır, fısıltıdan başka bir şey işitemezsin.  

- O gün Rahmân’ın izin verip sözünden hoşlandıgı kimseden başkasının şefâati fayda vermez.  

- Onların önlerindekini ve arkalarındakini (geçmislerini ve geleceklerini) bilir;

onlar ise bilgice O’nu kuşatamazlar (ne O’nun zâtını kavrayabilirler, ne de bildiklerini ihâta edebilirler)  ( 20/ 108 -110)

 

Görüldügü gibi, bilgiyle dahi Allah’ı kuşatmak mümkün degildir. Kendi zatı hakkında bize ne kadar bilgi vermişse. O’nu ancak o kadar tanıyabiliriz. Bunun ötesinde, O’nun zatı hakkında konuşmamız mümkün degildir. Bu konuda, Kur’an’dan mealen:


- De ki: “Rabbim, ancak kötülükleri, gerek açıgını, gerek gizlisini; günâhı ve

haksız yere saldırmayı; hakkında hiçbir delil indirmedigi bir seyi Allah’a ortak

koşmayı ve Allah hakkında bilmediginiz şeyler söylemenizi harâm etmistir.” 7/33

 

- Ey insanlar, yeryüzünde bulunan helâl ve temiz şeylerden yeyin, şeytanın adımlarını izlemeyin;çünkü o, sizin apaçık düşmanınızdır.

- O size dâima kötülük ve çirkin iş (yapmanızı), Allah hakkında bilmediğiniz şeyler söylemenizi emreder.   (2/ 168-169)

                                                          DEVAMI>>>

 
  Bugün 40 ziyaretçi bizimle..  
 
Diese Webseite wurde kostenlos mit Homepage-Baukasten.de erstellt. Willst du auch eine eigene Webseite?
Gratis anmelden